Tıbbi Sorumluluk Kanunu Tartışılıyor: Gözden Geçirilmesi Gereken 8 Madde... Doktorlar, 'Cezaî Değil, Bilimsel Bir Kanun Çıkarılmalı' Diyor... Hedef, Hastaya Hak Verirken Doktoru Haksız Duruma Düşürmemek.

Alaa Redwan şöyle yazıyor:

“Hastaneler ve klinikler içindeki aileler ile doktorlar arasındaki günlük olaylar, iki taraf arasındaki sürekli krizleri çözmek için tıbbi sorumluluk yasasının çıkarılmasını acil bir şekilde hızlandırmanın gerekliliğini vurgulamaktadır. Bu proje 2016’dan beri beklemede, yani toplamda 7 yıl. Bu arada, Temsilciler Meclisi Sağlık Komitesi Başkanı Dr. Ashraf Hatem, sadece 10 gün önce ‘tıbbi sorumluluk’ konulu yeni bir yasa tasarısı sundu. Bu tasarı, 60 milletvekili tarafından desteklenmektedir ve tıbbi sorumluluktan muafiyet halleri, tıbbi hizmet sağlayıcılarına yönelik saldırılar için cezalar ve Tıbbi Sorumluluk Yüksek Komitesi’nin kurulmasını öngörmektedir. Bu yeni öneri, 7 yıldır beklemede olan yasaya bir alternatif olarak sunulmaktadır.”

 

Ceza Kanunu

Bu, Mısırlı yasaların tıbbi ihmal konusunu Ceza Kanunu’nun 244. maddesinde ele aldığı bir dönemde ortaya çıkıyor. Bu maddeye göre, tıbbi ihmal veya hata bir suç olarak kabul edilir ve cezalandırılması bir felaket yerine kabahat olarak değerlendirilir; ceza ise 3 yıla kadar hapis olabilir. Bu ceza, önemli hatalar durumunda artabilir. Tıbbi hataların ciddiyeti, olayın koşullarını ve detaylarını dikkate alarak bir uzman inceleme komitesi tarafından belirlenir.

Ancak, Doktorlar Sendikası bu maddeye itiraz ediyor ve üyelerini hapis cezasına tabi suçlu olarak görmeyi reddediyor. Bunun yerine, olayları incelemek üzere uzman bir tıbbi komitenin kurulmasını öngören bir sağlık sorumluluğu yasasının çıkarılmasını talep ediyorlar.

 

Doktorlar Sendikası, tıbbi malpraktis vakalarında üyelerinin gözaltına alınmasına karşı tutumunu sürekli olarak ifade etmektedir. Parlamento’ya sunulan yasa tasarısında, tıbbi hizmet sağlayıcılarının, işlerine ilişkin olarak kendilerine atfedilen eylemlerle ilgili durumlarda gözaltına alınmalarının veya tutuklanmalarının uygun olmadığını açıklamıştır; bunun yerine, yalnızca Tıbbi Sorumluluk Değerlendirme Kurulu’nun suç şüphesi doğrulayan bir raporu olması durumunda bu tür önlemler alınabilir. Ayrıca, bu yasa kapsamında tıbbi sorumluluğun kanıtlandığı durumlarda hapis cezasının öngörülmediğini ve bu durumlarda cezalara yalnızca sivil tazminatlarla sınırlı olacağını vurgulamıştır. Tıbbi Sorumluluk Değerlendirme Kurulu tarafından belirlenen azami tazminat limitleri, hakimin tazminat değerini belirlemesi için rehberlik sağlar.

Yeni Tıbbi Sorumluluk Yasası Tasarısına Dair Notlar

Aşağıdaki raporda, bir “milletvekili” yeni Tıbbi Sorumluluk Yasası tasarısına ilişkin bazı kritik konuları aydınlatmaktadır. Birçok kişi, bu yasayı doktorlar ile hastalar arasındaki mevcut çatışmaları önlemede tek belirleyici faktör olarak görmektedir; bu yasa, tıbbi hatalar ile ciddi ihmalkarlık arasındaki farkı ayırt etmeyi amaçlamaktadır. Mısır’daki yaygın sorunu, hastalar ve aileleri ile tedavi eden doktor arasındaki ilişkiyi tehdit eden yayılmakta olan bir ateş gibi ele almayı hedeflemektedir.

Yeni tıbbi sorumluluk yasası tasarısına ilişkin olarak, Mısırlı Doktorlar Genel Sendikası Konseyi üyesi Dr. Ihab El-Taher, önerilen Tıbbi Sorumluluk Yasası’nda bazı olumsuz yönler olduğunu belirtmektedir. Ne yazık ki, tasarı, tıbbi hata vakalarında herhangi bir suç şüphesi olmaksızın hapis cezasını bir ceza olarak içermektedir. Bu durum, yasanın asıl amacını zayıflatmaktadır. Ayrıca, hata sonucunda zarar gören kişilere verilen tazminatın yanı sıra, bir milyona kadar Mısırlı pounda varan yüksek para cezaları da öngörülmektedir.

Aşağıdaki 8 madde ekleme ve değişiklikler için gözden geçirilmelidir:

“El Taher” ifadesine göre “Parliamentarian”e verdiği açıklamalarda: Hapis cezası, bu alanda bizi takip eden diğer ülkelerin yasalarında bulunmamaktadır, ancak suç şüphesi, yetkisiz eylemler, kasıtlı zarar verme veya devlet yasalarının ihlali durumunda uygulanır; çünkü bunlar tıbbi “suçlar” olup, tıbbi “hatalar” değildir. Tıbbi hatalar, etkilenen birey için tazminat ödemesi gibi diğer cezaları gerektirmelidir; bu tazminat, doktorların sigorta primlerinden ödenmelidir. Ayrıca, gerekirse doktorun rehabilitasyonu ve bazen mesleki kayıtlardan geçici olarak veya tamamen çıkarılması da söz konusu olabilir.

“El Taher”e göre: Hapis cezasının tıbbi hizmetlerin iyileşmesine yol açmayacağını ve hastaya hiçbir fayda sağlamayacağını iyi biliyorlar. Bazen bu durum, “savunmacı tıp” olarak adlandırılan bir duruma yol açar; burada bazı doktorlar, tedavi başarı oranı düşük olan karmaşık vakalarda hızlı ve etkili müdahaleden kaçınabilirler. Bu çekingenlik, hapis cezası korkusundan kaynaklanmaktadır. Sonuç olarak, bu olumsuz etki hastayı olumsuz yönde etkileyecektir.

Doktorlar, “cezai” değil, “bilimsel” bir yasa çıkarılmasının gerekliliğini görmektedirler.

Ayrıca, Mısırlı Doktorlar Genel Sendikası Konseyi üyesi şunları ekliyor: Hapis cezasının kaldırılmasının anayasaya aykırı olduğu ve vatandaşlar arasında ayrımcılık olarak görülebileceği yönündeki bazı şüpheler hakkında bu görüşün yanlış olduğunu belirtiyor. Anayasa’nın 53. maddesinde belirtilen ayrımcılık biçimleri, eşit yasal statülere sahip vatandaşlar arasında ayrım yapmayı yasaklayan ilkeye dayanmaktadır. Hepimiz, tıbbi müdahale sonucu zarar görme veya ölüm ile başka herhangi bir sebepten (bir kavga, trafik kazası, ev çökmesi vb.) kaynaklanan yaralanma veya kaza sonucu ölüm arasındaki yasal statülerin farklı olduğunu biliyoruz.

Anayasa Mahkemesi, 1992 Anayasal Yargı Yılı’nın 19. Davası’na göre, yasa önünde eşitlik ilkesinin, yasal statüleri farklı olan vatandaş kategorilerini yasalar önünde eşit şekilde değerlendirmeyi gerektirmediğini hükmetmiştir. Bu nedenle, hapis cezasının kaldırılmasını öngören tasarının anayasa aykırılığına dair herhangi bir şüphe bulunmamaktadır. Ancak, “El Taher” tarafından belirtilen bazı tasarı hükümleri üzerinde gözlemler mevcuttur.

Madde 1 (Tıbbi Hata Tanımı):

Olumsuzlar: Hata ile zarar arasındaki nedensel ilişki belirtilmemiştir.

Gerekli Ekleme:

Tıbbi sorumluluk, sağlık hizmeti sağlayıcısının aşağıdaki şartlar sağlandığında ortaya çıkar:

  1. Tıbbi hatanın meydana gelmiş olması.

  2. Tıbbi hizmet alan kişiye zarar gelmiş olması.

  3. Tıbbi hata ile hizmet alan kişinin yaşadığı zarar arasında nedensel bir ilişki kanıtlanmış olması.

Madde 3: Tıbbi sorumluluk, aşağıdaki durumlardan herhangi birinde muaf tutulur:

Fıkra (3): Zararın, hizmet alan kişinin eylemi, tedaviyi reddetmesi veya tıbbi talimatlara uymaması nedeniyle meydana geldiği ve sağlık hizmeti sağlayıcısının bunu kanıtladığı durumlarda.

Gerekli Değişiklik:

Metin şu şekilde değiştirilmelidir:

“Zararın, yapılan soruşturmalar sonucunda hizmet alan kişinin eylemi nedeniyle meydana geldiği tespit edildiğinde.”

Madde 4: Sağlık Hizmeti Sağlayıcısının Yükümlülükleri:

  • Mesleki kurallara, düzenlemelere ve prosedürlere uyum sağlamak.
  • Olayı kaydetmek.
  • Uygun araç ve cihazları kullanmak.
  • Doktorun adını, imzasını ve reçete tarihini yazmak.

Olumsuzlar:

Tüm yükümlülükler yalnızca doğal sağlık hizmeti sağlayıcılarından (doktorlardan) istenmektedir ve kurumlardan herhangi bir yükümlülük belirtilmemiştir.

Gerekli: Tıbbi Kurumların Yükümlülüklerini Belirleyen Bir Fıkra Eklenmesi

Madde 6: Acil olmayan durumlarda, cerrahi işlemler yalnızca aşağıdaki hususlar göz önünde bulundurularak yapılabilir:

Fıkra (1): Doktor, bilimsel uzmanlığı, klinik nitelikleri ve pratik deneyimi doğrultusunda nitelikli olmalıdır.

Fıkra (5): İşlem, gerekli cerrahi için donatılmış bir lisanslı tesiste gerçekleştirilmelidir.

Olumsuzlar:

1- Klinik yeterlilik sistemi Mısır’da henüz uygulanmamıştır; bu nedenle doktor bunu nasıl kanıtlayacak?

2- Doktorun lisanslı bir tesiste çalışması beklenirken, cihazların hazır olmasını ve sürekli bakımını nasıl garanti edebilir?

Gerekli:

1- Fıkra 1’den “klinik nitelikler” ifadesini çıkarın.

2- Fıkra 5’ten “gerekli cerrahi için donatılmış” ifadesini çıkarın.

رئيسية

Madde 12 (Tıbbi Sorumluluk Genel Komitesinin Yetkileri):

İkinci Fıkra: Kamu Savcılığı, soruşturma yetkilileri veya ilgili mahkemeden alınan şikayetleri alt komiteye yönlendirerek bu konuda bir rapor hazırlamasını sağlamak.

Gerekli Değişiklik:

Aşağıdaki ifadenin eklenmesi gerekmektedir: Tıbbi Sorumluluk Değerlendirme Komitesi tarafından düzenlenen rapor, dava için gerekli belgelerden biridir.

Madde 20 (Tazminat Fonunun Ana Kaynakları):

  • Özel kuruluşların lisans ücretlerinin %10’u.
  • Mesleki uygulama lisans ücretlerinin %10’u.
  • Sadece özel tıbbi tesislerden alınan miktarlar (Madde 17).

Olumsuzlar:

Devlet kurumlarından fona yönelik herhangi bir mali yükümlülük bulunmamaktadır.

Gerekli:

Devlet kurumlarına özel kuruluşlara benzer bir mali yükümlülük getirilmelidir (örneğin, her cerrahi operasyon ücretinin %1’i gibi, kamu veya özel tıbbi tesislerde).

Madde 22 (Cezalar):

Başka bir yasada öngörülen daha ağır cezalara halel getirmeksizin…

Olumsuzlar:

1- Bu yasadaki cezalar, başka bir yasada öngörülen daha ağır cezalara tabi olmayı dışlamamaktadır.

Gerekli:

“Başka bir yasada öngörülen daha ağır cezalara halel getirmeksizin” ifadesi çıkarılmalıdır.

Madde 23:

Bu yasanın 6, 5 veya 4. maddelerinin hükümlerini ihlal edenler için ceza, iki yüz bin ila bir milyon Mısır poundu arasında hapis ve para cezasını veya bu cezalardan birini içerir.

Olumsuzlar:

1- Hapis cezası, yasanın özünü zayıflatmaktadır; hapis cezası yalnızca suç şüphesi veya kasıtlı yasa ihlalleri durumunda uygulanmalıdır.

2- Para cezaları son derece yüksektir.

3- Gerekli cihazlar ve malzemeleri sağlamayan kuruluşlara herhangi bir ceza uygulanmamaktadır.

Gerekli:

1- Hapis cezası kaldırılmalıdır.

2- Para cezaları en fazla elli bin pound ile sınırlandırılmalıdır.

3- Tıbbi ve mesleki standartlara uymayan kuruluşlara ceza eklenmelidir.

Doktorlar Sendikası’nın yıllar önce kapsamlı bir “bilimsel” yasa teklifi sunduğu ve Adalet Bakanlığı tarafından ifade edilen nesnel gözlemler doğrultusunda bu teklifi gözden geçirdiği belirtilmelidir. Ne yazık ki, bu teklif Temsilciler Meclisi’nde tartışmaya sunulmamıştır. Sonuç olarak, gereken şey, hastanın haklarını adil bir şekilde koruyacak ve doktoru haksız yere etkilemeyecek bir “bilimsel” yasanın çıkarılmasıdır; bu, “El Taher” tarafından da ifade edilmiştir.

Habere kaynak: Parlmany

 

Alakalı haberler

Batı Asya Danışmanlığı 2024. MOREKEYS tarafından geliştirilen tasarım

×